Ekonomik büyüme, enflasyonla mücadele ve dış ticaret dengesi kadar önemli bir diğer gösterge de işsizlik oranıdır. İşsizlik oranı yalnızca ekonomik bir veriyi değil; aynı zamanda insanların yaşam standartlarını, sosyal huzuru ve geleceğe olan güvenlerini doğrudan etkileyen kritik bir göstergedir. Türkiye’nin 2023 yılı için belirlediği ekonomik hedefler arasında işsizlik oranının düşürülmesi öncelikli başlıklardan biri olarak öne çıkarken, yılın ikinci yarısında yaşanan gelişmeler bu hedefin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda soru işaretleri doğurdu.
2023 yılı başında açıklanan Orta Vadeli Program (OVP) ve çeşitli ekonomik projeksiyonlarda Türkiye’nin işsizlik oranı hedefi %10 civarında tutulmuştu. Bu oran, ekonomik toparlanma süreciyle birlikte iş gücü piyasasında olumlu bir seyir beklentisini yansıtıyordu. Özellikle genç istihdamın artırılması, girişimcilik destekleri ve mesleki eğitim projeleri gibi araçlarla bu hedefin yakalanması öngörülüyordu.
Kahramanmaraş merkezli depremler, sadece bölgesel değil, ülke genelinde ekonomik ve sosyal etkiler yarattı. 11 ilde üretim, ticaret ve hizmet sektörü durma noktasına gelirken, yüz binlerce kişi işsiz kaldı. Bu durum, ulusal düzeyde işsizlik oranlarında beklenmeyen artışlara yol açtı.
2023 boyunca süren yüksek enflasyon, birçok işletmenin maliyet baskısıyla karşı karşıya kalmasına neden oldu. Bu da özellikle KOBİ’lerde küçülme ve istihdamda daralmayı beraberinde getirdi.
Mayıs 2023 seçimleri öncesinde ekonomide yaşanan politik belirsizlik, yatırım ve işe alım kararlarını erteleyen firmaların sayısını artırdı. Bu da iş gücü piyasasına olumsuz yansıdı.
Genç işsizliği, genel işsizlik oranının üzerinde seyretmeye devam etti. Üniversite mezunlarının işsizlik oranı %20’lerin üzerine çıkarken, eğitim-istihdam uyumsuzluğu sorunu daha görünür hale geldi.
TÜİK’in yılın ilk 10 ayına ilişkin iş gücü istatistiklerine göre:
Bu veriler ışığında yıl sonu itibariyle işsizlik oranının %10 hedefinin bir miktar üzerinde gerçekleşmesi olası görünmektedir.
2023 yılı, birçok olağanüstü gelişmeye sahne olmuş bir yıl olarak kayıtlara geçti. Tüm bu gelişmelerin ışığında, Türkiye’nin işsizlik hedefini tutturması oldukça zorlaşmış durumda. İş gücü piyasasının istikrar kazanabilmesi için yalnızca kısa vadeli önlemler değil; eğitim politikaları, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve bölgesel kalkınma destekleri gibi uzun vadeli adımların da atılması gerekiyor.
Kısacası, 2023’te işsizlik oranının hedeflenen seviyenin bir miktar üzerine çıkması muhtemel. Ancak bu durum, 2024 ve sonrası için kapsamlı ve kararlı politikalarla tersine çevrilebilir.
UNCATEGORİZED
06 Haziran 2025UNCATEGORİZED
06 Haziran 2025UNCATEGORİZED
06 Haziran 2025UNCATEGORİZED
06 Haziran 2025UNCATEGORİZED
06 Haziran 2025UNCATEGORİZED
06 Haziran 2025UNCATEGORİZED
06 Haziran 2025Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.